Yabancı Dil Öğrenmenin Püf Noktaları

Gittikçe küreselleşen dünya üzerinde en az bir yabancı dil konuşmak artık lüksten ziyade ihtiyaç. Son yıllarda internetin de yaygınlaşmasıyla yurtdışıyla olan bağlantıların artması sebebiyle iş dünyasında özellikle İngilizce bilme hatta bir yabancı dile daha hâkim olma pek çok işverenin aradığı özellikler arasında. Boğaziçi Rehberlik Kütüphanesi araştırmaları sonucunda görülmüştür ki; Akademik hayatta ise yabancı dil öğrenmeden ilerleyebilmek mümkün değil. Yabancı dil öğrenmenin artık bir zorunluluk halini aldığı bu dönemde Boğaziçi Ders’in yabancı dil eğitim uzmanları dil öğrenmeyi kolaylaştıracak çeşitli püf noktalarını yeni bir dil öğrenmek isteyenlerin faydalanması amacıyla derledik.

Yabancı dil öğrenmek bir yetenek işi değil!

Pek çok kişi yabancı dile yeteneği olmadığını düşündüğünden dil öğrenmek için en ufak bir çaba dahi göstermez. Oysaki genel kanının aksine, dil öğrenmek bir yetenek işi değildir. Yeterince emek vererek ve doğru eğitim yöntemleriyle birlikte dil öğrenmek herkesin yapabileceği oldukça kolay ve zevkli bir iş haline gelebilir.

Kendinize Zaman Tanıyın

Yabancı bir dili sıfırdan öğrenmek kısa sürede yapılabilecek bir şey değildir. Bunun için kendinize uzun bir süre tanımalısınız. Bu konuda “1 ayda İngilizce öğrenin” gibi reklamlara kanmamanız konusunda sizi uyarmak durumundayız. Çünkü seviyeniz ne olursa olsun 1 ayda yabancı bir dilde seviye atlamanız mümkün değildir. Ancak gerekli süre ve doğru planlama sizin dili daha kalıcı ve sağlam şekilde öğrenmenizi sağlayacaktır.

Günlük Tekrarları İhmal Etmeyin

Günlük tekrarlar sadece dil öğreniminde değil, genel olarak her eğitimde oldukça etkilidir. Okulda, kursta ya da diğer mecralarda gördüğünüz konuları mutlaka tekrar edin. Böylece öğrendiğiniz konular hafızanızda yer edecektir. Ayrıca o gün içinde öğrendiğiniz yeni kelimeleri post-itlerin üzerine yazarak tekrar eder ve ardından yatağınıza yakın bir yere asarsanız, pek çok kişinin zorlandığı kelime ezberleme süreci sizin için çok kolaylaşacaktır.

Yabancı Dil Derslerini Eğlenceli Hale Getirin.

Dil öğrenmeyi meşakkatli bir iş olarak görmek sadece öğrenim sürecinizi daha da uzatacaktır. Ancak bunu kendinize göre eğlenceli hale getirirseniz, çok daha kolay ve istekli biçimde dil öğrenebilirsiniz. Örneğin, yapmanız gereken bir ödevi haber spikeri edasıyla okumak ya da sadece okumanız gereken bir parçayı sesli okumak hem görsel hem de işitsel beyni çalıştırarak öğrendiklerinizin aklınızda kalmasını sağlarken size yük görünen bir işi eğlenceli hale getirecektir. Okuma aktivitelerini sesli yapmak dil öğrenim sürecinde telaffuzunuza da çok faydalı olacaktır.

Kendinizi Dile Maruz Bırakın

Dil öğrenmenizi hızlandıracak ve hiç beklemediğiniz biçimde kolaylaştıracak şeylerden biri de kendinizi o dile maruz bırakmanızdır. Beyin, yeni bir dili bilinçli aktiviteler dışında bilinç dışı yoluyla da öğrenmektedir. Bu sebeple ders dışı zamanlarınızda öğrendiğiniz dilde şarkı dinlemek, bir işle meşgulken o dilde programlar izlemek daha doğru bir tabirle dinlemek hatta uyku öncesi öğrenmek istediğiniz dilde çekilen filmleri altyazısız izlemek gibi ders dışı zamanınızı da kendinizi yormadan bu dile ayırmak dil öğrenimini çok daha kolaylaştıracaktır. Dile maruz kalmanın en iyi yollarından bir diğeri de yurtdışında bulunmaktır. Böyle bir seçenek mevcutsa yapmanız gereken en önemli şey Türkçe konuşabilen arkadaşlarınızdan uzak durmaktır. Aksi halde yabancı bir ülkede bulunmanın yarattığı stresle sadece Türkçe konuşabilir ve elinizdeki fırsatı boşa harcayabilirsiniz.

Cesur olun!

Artık herkes tarafından açıkça bilinen bir gerçek de yabancı dili konuşmaya çabalamadan o dili öğrenemeyeceğinizdir. Konuşmak için elinize geçen her türlü fırsattan yararlanın. Konuşmaktan korkmak, çekinmek dil öğrenme sürecinizi uzatır. Dili yeni öğrenen biri için konuşurken hata yapmak oldukça olağan bir durumdur. Bu hataları ancak daha çok konuşarak aşabilirsiniz. Ayrıca pek çok insan dili yeni öğrenen biriyle konuşurken sabırlı davranır, hatta yardımcı olmaya çalışır.

Yabancı Dil Öğrenmenin Kolay Olduğuna İnanın!

Son olarak, dil öğrenmede size kapıları açacak ana anahtar kendine güvendir. Eğer yabancı bir dile başlangıç seviyesinden başlıyorsanız ve yapamayacağınızı düşünüyorsanız, büyük ihtimalle yapamazsınız. Kendinize inanarak yola çıkmalısınız. Yukarıda belirtilen ipuçlarından yararlanarak yeni bir dili çok rahat öğrenebileceğinizi aklınızda tutun. Genel kanıyı kırmak adına tekrar belirtmeliyiz ki dil öğrenmek bir yetenek işi değildir, gerekli sabır ve zamanla herkes yabancı bir dil konuşabilir. Birçok eğitim hizmetinde olduğumuz gibi yabancı dil eğitiminde Boğaziçi Ders kadrosu ile hizmetinizdeyiz.